Güneş yavaş yavas ısıtıyor bedenlerimizle beraber ruhlarımızı…
Yaklaşık 50 km sonra ilk molamızı veriyoruz.Birer soda içiyoruz.
Deniz varsa ve yaşıyorsam onunla birlikte olmalıyım.Ayrıca Akyar’ın özelligi kayaların dibinden kaynak soguk su çkıyor olmasıdır.
Ateş ustası Ertuğrul Abi işe koyuluyor.
Ateşimiz hazır…
İşte hayat.Onun içinde olmak.Tertemiz dokunuşlarında, huzur, sevgi hatta aşkı bile hissediyorum.
Ertuğrul abi sucukları hazırlıyor.Bende ne kadar vefasızım hala denizle birlikteyim.
Dostum Mustafa… Cok acıktık.
En sevdigim renktir mavi ve onun her tonu…
Yemek müzigimiz, Bob Marley ” Don’t Worry Be Happy” huuu huhhuu huuuuu 🙂
Karnımızı doyurdugumuza göre, artık çadırımızı kurabiliriz.
Çadırımda çıkan küçük problemi çözmeye çalışıyoruz kafa kafaya verip.
Ertuğrul abinin son fotoğrafı.Mersin’de cok önemli bir işi çıktığı için, bizden üzülerek müsade istedi.Bizde yine üzülerek, yeni bir turda yol almak dilegiyle, özel selamlaşmamızın ardından uğurladık bedeni kadar yüreğide büyük olan dostumuzu…
Gün batarken manzaralar gittikçe renkleniyor… İŞte Kızkalesi işte yelkenli…
Keyif ateşimizide yakıyoruz…
Yavas yavas akşamı ediyoruz…
Böylesine güzel, alımlı bir ay olabilirmi… Hayal gibi ama denizin suyuna dokunduğunuzda eteklerinde dolaşıyrsunuz sanki.Yakamoz ve deniz , sevginin eşliginde sesizliğin büyüsüne kapılıyoruz.
Yepyeni birgüne ”Merhaba” hatta ”Yiiii hu” ile başlıyorum, buz gibi suların tenimde bıraktığı anlık yanma ile… Dostum Mustafa denize girmek istemiyor.Beni çok güzel fotoraflıyor.TEşekkür ediyorum yeniden.
Bitmedi, üşümek güzel şey, hele burada…
Söyleyecek söz bulamıyorum.Duygular bazen tarif edilemeyecek kadar ‘sözsüz’ kalabilir..
Kahvaltımızı yapıyoruz. Bob Marley dinlerken salatalık yeme lüksüne sahip nadir iki insanız.Yalnız çalan şarkı çok enteresan ‘No Women No Cry’ 🙂 🙂
Şu kahvaltıda o kadar enerji var ki… Sadece bir tabak barbunya ile 160 km yol gidiyorum.Az yakıyorum yani 🙂
Arkadaşım Mustafa’ya renk kattığı için çok teşekkür ediyorum.Sevgiyle selamlıyorum onu yeniden…
Yoldaşım Mavi Bulut ve benDENİZ, siz dostlarıma sevdiklerime yaşayın diyorum.Suratımdaki izleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğim, sizde yollara düşene dek… Ne ile gittiğinizin önemi yok sadece gidin.Ben sadece 20 yaşındayım ve 40 ili bisikletimle dolaştım.Bisiklet olmasada alın çantanızı çıkın.
çok uzattığımın farkındayım son cümle ‘lütfen kaskınızı takın’ anayola çıktıgım anda kaskımı kafama, kovboy şapkamı Mavi Buluta takarım…
